Aslında alakasız bir resim, geçenlerde bir arkadaşımla turist olmaya karar verdik ve kendimizi Sultanahmet'in sihirli ellerine bıraktık, Ayasofya ve Yerebatan'ı gezdik ama oraları gezmeden önce kendimizi kırmızı citysightseeing otobüsünün içinde bulduk ve İstanbul'u turladık... Güzel ve eğlenceliydi... İnsan yaşadığı şehre turist gözüyle pek bakmıyor, her zaman el altında olan mekanlar gibi geliyor ama gitmek görmek lazım gibime geliyor, devam edeceğiz bu turist günlerine zaman içinde, gezmek görmek lazım, tanımak gerekir İstanbul'u (ehehehe).
Neyse bu turist günün üzerinden epey bir zaman geçti. Ben ne yaptım, dinlendim bu yaşımdan sonra çıkan ilk gençlik sivilcelerimle arkadaş olmayı düşünmeye başladım, kitap okuyup, film izleyerek, dışarı çıkarak günlerimi değerlendirdim. Defter kalem almak lazım.
Bu saçma sapan yazı için pek bişiy demek istemiyorum...Kafamda binlerce düşünce varken, zor oluyor yazmak. Sağdan soldan önden arkadan heryerden binlerce düşünce akın ediyor, eh hepsini yazmaya kalkarsam yazının sonunu ben dahi tahmin etmek istemem.
Saglıcakla kalalım efendim!
mimi.
No comments:
Post a Comment